ÇOCUKLARDA MAHREMİYET EĞİTİMİ

A.Ç  Ne yazık ki, Türkiye’de son dönemde artan çocuk istismarları nedeniyle aileler hep tedirgin. Her dinlediğimiz haber sonrası dışarıda kol gezen felaketlerin tamamen bitmesini bekliyoruz ki, sadece bunu beklemek anlamsız. Konuyla alakalı ailelere büyük sorumluluklar düşüyor. Çocuklarımıza mahremiyet eğitimi vererek; onların bedenlerini koruma altına alabilir aynı zamanda bilinçli olarak bedenlerini keşfetmelerini sağlayabiliriz. Psikolog aynı zamanda oyun terapistimiz sevgili Melda DÖNMEZ  ile bu hafta çocuklarda mahremiyet eğitimini ele aldık.

Peki, nedir mahremiyet eğitimi? Bizler, aileler olarak çocuklarımızı korumak ve bilinçlendirmek için neler yapabiliriz?

 

M.D.  Çocuklarda mahremiyet eğitimi, onların bilinçli olarak bedenlerini keşfetmelerini, mutlu, huzurlu, kendine ve karşısındaki bireylere saygılı olmalarını sağlayan temel eğitimlerden biridir. Aynı zamanda mahremiyet eğitimi sayesinde çocuklarımızı kötü niyetli insanların istismarlarından da koruyabiliriz. Çocukların kendi bedeninin dokunulmazlığı duygusuna erişmesi mahremiyet eğitimiyle olur.

 

Çocuğunuza mahremiyet eğitimi verirken; yaşına uygun olan dili kullanmak ve somut örnekler vermek ve yaşayarak örnek olmak en önemli kriterlerden biridir. Ayrıca bir uzmandan destek alarak çocuğun gelişim dönemleri mutlaka öğrenilmelidir. Mahremiyet eğitiminde çocuğa karşı doğal davranılmalı, özgüven zedelenmemeli, ‘ayıp, günah, yasak’ kelimeleri yerine ‘özel’ kelimesini kullanmaya özen göstermeliyiz.

 

İki yaşından itibaren çocuğumuza; vücudumuzun kişiye özel olan bölgeleri, bu bölgelerin gizlenmesi gerektiği yavaş yavaş anlatılmalıdır. Bu alanın başkalarından gizlenmesi, anne-baba ve doktorlar dışında bu bölgeye kimsenin dokunmaması gerektiği çocuğa öğretilmelidir.Cinsel organlar, çocuk sorduğunda anne-baba üzerinden değil, mutlaka çocuğun kendi cinsel organları ya da kitaplar üzerinden öğretilmelidir.

 

Dört yaşından itibaren çocuklar; vücutlarının özel bölgelerine dokunulmasından rahatsızlık duymaya başlamalı ve vücudunun kendisine ait olduğu bilincini kazanmalıdır. Bu bilincin kazandırılması için, ailelerin çocukların bedenleri ile yapacakları işlemlerde ( banyo, elbise değiştirme vs.) çocuklarının onayını alma yönünde eğilim göstermelerdir. Çocuk belki başlangıçta kendisinden neden böyle izin alındığını tam anlayamasa da ilerleyen zaman içinde kendisinden izin alınmadan bedenine yapılacak müdahaleleri hissedecek ve rahatsızlık yaşayacaktır. En önemli noktalardan bir tanesi ise, eş, dost ve akrabalar tarafından çocuk, cinsel organlarına dokunularak, öperek, vurarak sevilmemelidir. Çünkü bu durum çocuğunuzun özel alanının ihlalidir ve mahremiyet duygusunun gelişimini olumsuz yönde etkiler.

 

Çocuklarımız kendisini, genital bölgelerini giyinik olarak hatırlamalıdır. Kendisini başkalarının yanında çıplak olarak görmeye alışkın olmayan bir çocuk, elbisesinin birileri tarafından çıkartılmasından ciddi rahatsızlık duyacaktır.

 

Yedi yaşından itibaren çocuklarımızın; banyoda kendi özel alanlarını kendilerinin temizlemelerine fırsat tanımalıyız. Bu durum çocuğumuzda hem mehremiyet duygusunu pekiştirirken hem de sorumluluk duygusunun gelişimini destekleyecektir.

 

Çocuğumuzda bütüncül bir  mahremiyet duygusunun gelişmesi için; anne- baba olarak bizlerinde çocuğumuzun bizi görmeyceği bir alanda giyinip, soyunmalıyız. Tabiki çocuklarımızı da başkalarının önünde üstlerini değiştirmemeliyiz.

 

 

 

Mahremiyet eğitimini pekiştirmek için; çocuğumuza tuvaletin özel bir mekan olduğunu öğretmeliyiz. Anne-baba olarak tuvalete çocuğumuzla birlikte girmemeli yada tuvaletin kapısını açık bırakmamalıyız. Özellikle dört yaşından itibaren çocuğumuz, tuvalet ihtiyacını gideren birisinin başkaları tarafından görülmesinin uygun olmayacağını bilmelidir. Çocuk genital bölgelerinin görülmesinden rahatsızlık duymamaya, kendisini tuvalette iken gören birisine tepki vermemeye alışmamalıdır.

‘’İzin verirsem kabul edilirsin” ilkesi hayata geçirilmelidir. Anne-baba, çocuğun odasına girerken izin istemeli, her şeye rağmen onun çıplak vücudu ile karşılaşıldığında özür dilenip kapı kapatılmalıdır. Bu davranış kalıbı hem çocuğun kişiliğine saygıyı, hem de çocuğun rahatsız olduğu bir durumda itiraz edebilme becerisi kazandırılması açısından önemlidir.

Anne baba olarak bizler çocuklarımızın yanında argo ve müstehcen sözlerin kullanılmamasına özen göstermeli ve mahremiyet sınırları korunmalıyız. Çocuk ailesini izleyerek hayatı öğrenir ve gördüklerini uygular.

Mahremiyet eğitimini uygun gelişim döneminde ve doğru bir dille öğrenen çocuklar; kendi özel alanlarını bilir, kendini korumuyaı öğrenir ve başkalarının özel alanlarına saygı duyar. Aileler tüm bunlara özen gösterirlerse, çocuklarımız bedenlerini doğru şekilde keşfedip, kötü niyetli bir müdahaleden rahatsızlık duymayı öğreneceklerve kendilerini koruyabileceklerdir.

ESEN TIP MERKEZİ

www.esentip.com

TEL: 0. 266. 718 8888