16.10.1981 yılında İzmir’de başladı hikayem… 96 yılında yerel bir radyoda, programcılığa başladım. Lise sonrasında aldığım diksiyon ve teknik eğitimlerle (TRT) profesyonel anlamda yaptığım bir iş oldu. Kısacası sosyal, kültürel ve sanatsal etkinlikleri hep sevdim ve içindeydim. Üniversite eğitimim için 2000 yılında İzmir’den ve ailemden ayrıldım. Fakat radyo-tv dışında farklı bir bölüm okudum. Tabi radyoculuk hastalık,gittiğim her yerde beni bırakmadı. Yanında bir de tv programcılığı (bölgesel), reklam yazarlığı, ulusal reklam ajanslarına prodüksiyon(seslendirme) yapmaya başladım. Toplam 13-14 yıl mikrafon karşısındaydım. Ekstradan mesleki eğitim aldığım moda tasarımıyla ilgili büyük bir üretim merkezinde çalışmalarım oldu. 2008 yılında birini tanıdım,samimi ve içtendi. Hayatımdaki doğru olacağına inandığım için 2009 da onu sevdim ve evlendim. Evlilikle birlikte iş değişikliği de yaptım. Devlete bağlı bir üniversitede hayatım boyunca unutamayacağım bir ekiple,keyifle çalıştım. Ama hayat bize bazen ummadığımız sürprizler yapabiliyor. Eşimin işi nedeniyle şehir değiştirdim. Fakat her yeni başlangıç iyi olmayabiliyor. Birinci derece iki yakınımın hastalığıyla hayatımın en kötü tecrübesini yaşadım. O, 3 yılı çıkarıp attım hayatımdan…( iki yakınımda şu an çok sağlıklı) sonuç mu hayatımda planla değil, umutla yaşıyorum. Naçizane bir tavsiye, hayal kurmayı bırakmayın ama dua ederek,dilediğiniz tek şey kendiniz ve sevdiklerinizin sağlığı olsun. Çalışma hayatıma verdiğim 2-3 yıl aradan sonra,bulunduğum şehirde kendi sektörüm olmadığı için, otomativden lojistiğe her işi yaptım. Kaybettiğim beni bulmak, toparlanmak zaman aldı. Ve bir gün hamile olduğumu öğrendim. Bu gerçek bir mucizeydi. Ayrıca benim dönüm noktam oldu. Müthiş bir hamilelik geçirdim. Ateş bebeğim dünyaya geldi. Doğum yaptığım gün yeryüzünde değildim. Bebeğimin doğumuyla birlikte,hayatım,hayata bakışım,mutluluklarım herşey değişti. Hayatım güzelleşti. Doğduğu günden itibaren ona mektuplar yazmaya başladım. Onun her anına şahit olabilmek adına iş hayatıma son verdim. Gelişimiyle ilgili bir çok kitap okudum,araştırma yaptım ama en büyük tecrübe yaşadıklarım ve deneyimlerim oldu.
İnandığım bir şey var. Herkesin kendine özel , doğrusuyla yanlışıyla ayrı ayrı hikayesi olduğu. Bir şeyler yazmak için o işin uzmanı olmak gerekmez. Ben ideal olanı değil,deneyimlerimi yazdım. Liseyi yazdım,üniversiteyi yazdım, evliliğimi yazdım, acı deneyimlerimi yazdım. Sonra hayatımın dönüm noktasını yazdım. İşte asıl hikaye o gün başladı. Başladıysa blogla da devam etsin istedim.
Bilgi kirliliğinin hadsafhada olduğu şu dönemde,önceliklerim,tecrübelerim ve fikirlerim dışında uzman görüşleriyle de herkesin faydalanmasını sağlamak istiyorum.